WordPress site hızlandırma rehberi ile sitenizi hızlandırmak ister misiniz ?
Hızlı yüklenen sayfalar, sitenizin kullanıcı deneyimini iyileştirir, ziyaretçi sayılarınızı arttırır ve SEO performansına katkıda bulunur. Bu makalede sizlere, WordPress site hızı ve performansını arttırma yolları ile ilgili ipuçları paylaşacağım.
İnternet ortamında sadece ziyaretçi çekmek amacıyla yazılan, ‘’En iyi WordPress Cache Eklentisi’’, ‘’Wordpress hızlandırmak için en popüler ipuçları’’ gibi makalelerin aksine bu makale, WordPress site hızlandırma ile ilgili kapsamlı bir rehberdir.
Bu makalede, hızın neden önemli olduğuna, sitenizin hızını arttırmayı engelleyen şeylere, sitenizi hızlandırmak için uygulanabilir adımlara değinmeye çalıştım. Keyifli okumalar 🙂
WordPress Site Hızlandırma ve Performans Arttırma Rehberi
Hız WordPress Siteniz için Neden Önemlidir ?
Yapılan araştırmalar; 2000 yılından 2019 yılına kadar, insanın ortalama dikkat süresinin 11 saniyeden 6 saniyeye düştüğünü gösteriyor.
Peki bu, bir website sahibi olan siz için ne anlam ifade ediyor ? Yani kullanıcılarınıza, sitenizin dikkatini çektirmek ve sitenizde kalmaya ikna etmek için artık daha az zamanınız var. Bu da bizi çözüm olarak hız arttırmaya götürüyor.
Yavaş bir site; potansiyel ziyaretçilerinizin, sitenizi daha yüklenmeden terk etmesine sebep olacaktır. Bu ziyaretçi kaybı da size beraberinde maddi ve manevi kayıplarla geri dönecektir.
StrangeLoop, ‘’Amazon, Google vb.’’ büyük siteleri içeren bir araştırma yaptı. Bu araştırmaya göre, sayfa yükleme süresindeki her 1 saniyelik azalma, ‘’dönüşümlerde %8, sayfa görüntüleme sayısında %12, müşteri memnuniyetinde %17’’ civarı bir düşüşe sebep oluyor.
Hepsinden de öte, Google başta olmak üzere birçok arama motoru, yavaş yüklenen siteleri arama sorgularında aşağıya iterek cezalandırmaya başladı. Bugün bir kelimede 3. sırada olmakla 4. sırada olmak arasında bile çok ciddi farklar varken, bu cezalar size oldukça ziyaretçi kaybettirecektir.
Konuyu bir toparlamak gerekirse, sitenizden daha fazla gelir elde etmek, sitenize daha çok ziyaretçi çekmek ve sitenizden daha çok verim almak istiyorsanız hız konusuna ciddi önem göstermelisiniz.
Sitenizin Yüklenme Hızını Nasıl Ölçersiniz ?
Genellikle yeni başlayanlar, sitelerinin kendi bilgisayarlarında çok hızlı olduğu için herkese öyle olduğunu düşünürler. Bu çok büyük bir hatadır!
Kendi sitenizi sık sık ziyaret ettiğiniz için, Chrome gibi modern tarayıcılar sitenizin verilerini önbellekte depolar ve siz sitenizin adresini yazmaya başlar başlamaz bu verileri çağırır. Bu da sitenizin çok hızlı bir şekilde yüklenmesini sağlar.
Ancak sizin aksinize, sitenizi ilk kez ziyaret eden kullanıcı aynı hıza erişemeyecektir çünkü onun tarayıcısında siteniz için hazır bir önbellek yok. Sitenizi ilk kez ziyaret eden kullanıcıların nasıl hissedeceğini anlamak için, sitenizi gizli sekmeden açabilirsiniz. Gizli sekmede halihazırdaki önbellek kullanılmadığı için, ilk defa ziyaret ediyormuşsunuz gibi davranılır.
Buna ek olarak ziyaretçilerinizin bulunduğu konum da sitenize erişme hızında büyük bir etkendir. En sağlıklı olanı, site hızınızı bir araç ile ölçmenizdir.
Biz, Google PageSpeed Insights aracınızı kullanmanızı öneririm. Google tabanlı olduğu ve SEO çalışmalarında temel aldığımız arama motoru Google olduğu için bununla ölçmeniz oldukça sağlıklı olacaktır.
Pagespeed Insights aracında site hızınızı mobil/masaüstü olarak 2 farklı şekilde inceleyebilirsiniz. İkisinde de farklı hatalar ve farklı öneriler ile karşılaşacaksınız.
Bu aracın güzel yanı, olumlu ve olumsuz yanlarınızı tek bir çatı altında görmeniz ve önerilerle birlikte hızlıca aksiyon alabilmeniz. Orada bulunan öneriler sayesinde nokta atışı hata onarımı yapabilirsiniz.
Site hızınızı test edip bazı verilere ulaştıktan sonra, kafanızda ‘’kaç saniyelik site açılma hızı idealdir ? ‘’ gibi bir soru belirebilir. 2 saniye ve altında olan açılma hızı birçok site için idealdir.
Elbette 2 saniye ve altı ile sınırlı kalmamak, her zaman en iyisini zorlamak hız bakımından çok önemlidir. Milisaniyelik oynamalar bile site hızınıza ciddi etki edebilir.
WordPress Sitenizi Yavaşlatan Etkenler Nelerdir ?
Yaptığınız hız testi sonucunda aldığınız öneriler, sitenizi hızlandırmanız konusunda ilk silahınızdır. Sebebi ise, bir sorunu çözebilmek için önce o sorunun ne olduğunu öğrenmemiz gerektiğidir. Bununla birlikte, çoğu öneri teknik terimlerle yazıldığı için, yeni başlayanların anlaması zor olan ifadeler içerir.
Yavaş bir WordPress sitesinin başlıca sebepleri şunlardır:
- Hosting/Sunucu: Site içinde her optimizasyonu yapsanız da bir sunucu üzerinden çağrıldığınız için, optimizasyonu yapılmamış bir sunucu site hızını önemli ölçüde etkileyebilir.
- WordPress Yapılandırması: Wordpress siteniz önbelleğe alınmış sayfalar sunmuyorsa, sunucunuza aşırı yük bindirerek sitenizin yavaş yüklenmesine ve çökmesine sebep olabilir.
- Sayfa Boyutu: Özellikle aşırı yüksek boyutlu ve optimize edilmemiş resimlerin sebep olduğu ağır sayfa boyutu.
- Optimize Edilmemiş Eklentiler: Optimize edilmemiş yüksek boyutlu eklentiler de sitenizin yavaş yüklenmesinde büyük etkendir.
- Harici Komut Dosyaları: Sitenizin dışında bir sunucudan çağırdığınız reklam,font gibi dosyalar da site hızını etkileyebilir. Sizden bağımsız bir sunucu olduğu için o sunucunun hızına göre sizin sitenizin hızı da etkilenir.
Artık WordPress sitenizi neyin yavaşlattığını bildiğinize göre sorun tespit aşamamızı tamamlamış sayılırız. Şimdi gelin WordPress site hızlandırma yollarına bir göz atalım.
WordPress Site Hızında Sunucunun Önemi
Sunucu, yavaşlatan etkenler kısmında da bahsettiğimiz gibi, site içindeki optimizasyonlarınızdan bağımsız olarak site hızınızı etkileyebilir. Optimizasyonu yapılmamış sunucu, hız haricinde birçok noktada da patlak vermenize sebep olur.
Ben bu konuda USA hızı 1 milisaniye – Avrupa hızı 2 milisaniye olan hostinger firmasını öneririm. Normal diğer hostinglerde bu süreler 10-20-40 diye gitmekte.
Not: Kampanya linki ile “HOSTINGER2020” kuponu size ekstra indirim verecektir.
Eğer hali hazırda bir hosting firmasıyla anlaşmış durumdaysanız, işinin ehli birine danışıp sunucu optimizasyonu konusunda teknik destek alabilirsiniz.
Kolay Adımlar ile WordPress Site Hızlandırma (Kodlama Gerektirmez)
Yeni başlayan kişilerin, teknik işlerden korktuğunu ve WordPress hızlandırma konusunu gözlerinde büyüttüklerini biliyoruz. Ama endişelenmeyin, eğer okuma-yazma biliyor ve Mouse kullanabiliyorsanız bu rehber sizin için çok kolay!
Bir WordPress Cache (Önbellek) Eklentisi Kullanın
WordPress sayfaları dinamiktir. Bu, birisi sitenizdeki bir sayfayı her ziyaret ettiğinde anında oluşturulduğu anlamına gelir. Bu sayfaları anında oluşturmak için WordPress’in, gerekli bilgileri bulması, işlem yürütmesi, hepsini bir araya getirmesi ve son olarak da ziyaretçinize göstermesi gerekir.
Bu süreç gördüğünüz gibi birçok adım içerir ve aynı anda birçok ziyaretçiniz olduğunda sitenizi yavaşlatabilir.
Bu nedenle, her WordPress sitesinin bir cache (önbellek) eklentisi kullanmasını tavsiye ediyoruz. Önbelleğe alma, sitenizin tüm sayfalarını 2 ila 5 kat arası hızlı hale getirebilir. Önbellek eklentilerinin çalışma prensibini merak ediyorsanız açıklayalım: Cache eklentileri; WordPress’e her seferinde klasik sayfa yükleme işlemleri yaptırıp siteyi yormak yerine, ilk yüklemeden sonra sayfaların bir kopyasını oluşturur ve her yüklemede bu önbelleği ziyaretçilere sunar. Bu da beraberinde daha hızlı bir siteyi getirir.
WordPress ve sunucuların birlikte çalışma prensiplerini de incelersek konuyu kafanızda daha rahat oturtabilirsiniz. Bir WordPress tabanlı siteyi ziyaret ettiğinizde, site sunucusu bir MYSQL veritabanından ve PHP dosyalarından bilgi alır. Daha sonra bütün aldığı bilgiyi ziyaretçiye sunulan HTML içeriğine yerleştirir. Bu açıklama bölümün ilk paragrafında bahsettiğimiz WordPress işlemlerinin detaylarıdır.
Bir cache eklentisi kullandığınızda, bu adımların çoğunu atlayabilirsiniz.
WordPress eklentiler bölümünde birçok cache eklentisi görebilirsiniz. Cache eklentilerini kullanarak bir çok işi halledebilirsiniz. Size tavsiye ettiğimiz WP Rocket (Ücretli) ya da WP Super Cache (Ücretsiz) eklentilerinden birini kullanmanız.
Bu eklentilerden birini yahut herhangi bir cache eklentisi kullandığınızda farkı kendiniz göreceksiniz. Bu eklentiler sizin elle uzun sürede yapacağınız işlemleri (gzip sıkıştırmasını , css dosyanızdaki değişiklikler vs…) tek tıkla hallederler.
Hız için Resim Optimizasyonu
Resimler, bir makale için çok anlam ifade eder. İçeriğinize hayat verir ve ziyaretçilerinizin bahsettiğiniz konuyu daha rahat özümsemesine yardımcı olurlar. Araştırmalar, renkli resimler kullanmanın içeriğin okunma oranını %80 artırdığını keşfetti.
Ancak optimize edilmemiş resimler kullanarak kaş yapayım derken göz çıkarabilirsiniz. Optimize edilmemiş resimler oldukça yüksek boyuta sahip olduğu için sitenizi yavaşlatır, faydadan çok zararı dokunur. Yeni başlayanlarda görülen en yaygın wordpress site hızlandırma hatalarından biri de optimize edilmemiş resim kullanımıdır.
Sitenize doğrudan telefonunuzdan ya da herhangi bir kameranızdan çekilen fotoğrafı yüklemeden önce, bir fotoğraf optimizasyon aracıyla optimize etmenizi öneririz.
Bu fotoğraflar, orijinal hallerinde oldukça yüksek boyuta sahip olabilirler. Uygun bir analiz aracıyla fotoğrafı optimize edip sıkıştırdığınızda, boyutunda 5 kata kadar azalma sağlayabilirsiniz. Bu işlemi sitenizdeki her resim ya da fotoğraf için yaptığınızı düşünürseniz oldukça önemli bir sayı elde ediyoruz.
JPEG ve PNG formatlarını duymuşsunuzdur. Bu iki format, websitelerinde en çok kullanılan resim formatları. Peki farkları nedir ?
PNG formatı, sıkıştırılmamış bir görüntü formatıdır. Bir görüntüyü sıkıştırdığınızda boyutunu azaltmakla birlikte bazı detayları kaybetmesine sebep olursunuz. PNG formatı, sıkıştırılmamış olduğu için daha yüksek kalite ama daha yüksek boyuta sahiptir.
JPEG formatı, görüntü kalitesi PNG’ye göre daha düşük ve sıkıştırılmış bir görüntü formatıdır. Yani düşük kaliteli ama düşük boyutlu bir format.
Peki hangi durumlarda hangi formatı kullanmalıyız ? Buna nasıl karar verebiliriz ?
Fotoğrafımız veya resmimiz, çok farklı renklere sahipse JPEG formatını tercih ederiz. Eğer saydam bir resim etmemiz elde gerekiyorsa veya sade renklere sahipse PNG formatını tercih ederiz.
Aşağıda, yukarıda kullandığımız Google görsellerinin olduğu görüntünün, optimizasyon öncesi ve sonrası durumunu görebilirsiniz. Bu veriler size görüntü sıkıştırmanın önemini daha da iyi aktarır diye umuyoruz. (Optimizasyon Adobe Photoshop ile yapılmıştır.)
Bilgilendirme: Şu ana kadar anlattığımız önbellek eklentisi ve görüntü optimizasyonu adımlarını uyguladıysanız sitenizin açılma hızında gözle görülür bir değişim olduğunu fark edeceksiniz. Bundan sonra yapacağımız birkaç iş daha var ve sevindirici haber ise teknik bilgiye hâlâ ihtiyacınız yok. Bundan sonraki adımlarla sitenizi yavaşlatacak olan yaygın sorunları önleyeceksiniz.
WordPress Güncellemelerini Dikkate Alın
Dünyanın en güvenilir açık kaynak site altyapılarından biri olan WordPress, sürekli uzmanlar tarafından denetlenmekte ve güncellenmektedir. Bu güncellemeleri dikkate almanız sizin başta güvenlik olmak üzere pek çok konuda önde olmanızı sağlar. WordPress güvenlik rehberi makalemizde WordPress güncellemelerinin güvenliğe olan etkisinden bahsetmiştik.
WordPress’in ana güncellemeleri dışında, kullandığınız tema ve eklentiler de 3.taraf yazılımcılar tarafından güncelleme alabilir. Bu güncellemeleri de yapmanız, kullandığınız eklenti ve temaları daha istikrarlı hale getirecektir.
Eğer güncellemelere uymazsanız, eski sürümde kalır ve belki de bir açığı kapatma şansını geri tepersiniz. Geri teptiğiniz bu şans, sitenizde büyük bir açık oluşturabilir ve sitenizi saldırıya açık hale getirebilir. O nedenle her zaman güncel kalmak, istikrar için en doğru olanıdır.
Arka Plan İşlemlerini Optimize Etmek
Birçok altyapıda olduğu gibi WordPress’de de arka plan işlemleri bulunur. Bu işlemler sitenizin arka planında çalışan planlanmış görevlerdir. Aşağıda WordPress’de arka planda çalışan bazı görevleri listeleyeceğiz.
- WordPress yedekleme eklentisi görevleri
- Planlanmış gönderileri yayınlamak için WordPress cron işleri
- Güncellemeleri kontrol etmek için cron işleri
- Sitenizdeki içeriği tarayan arama motorları ve diğer tarayıcılar
Zamanlanmış gönderi ve güncellemeler tarzı cron işlerinin, site performansı üzerinde minimum etkisi vardır fakat yedekleme ve arama motorları tarafından aşırı taranma site performansını düşürebilir.
Bunun için yapabileceğiniz birkaç ayar vardır. Yedekleme eklentileri ile başlayalım.
Burada basit bir ayar yapmanız gerekiyor. Öncelikle sitenizi hangi sıklıkla yedeklediğinizi belirleyin ve buna göre bir yedekleme sıklığı oluşturun. Örneğin haftada 2 makale paylaşıp sitenizi her gün yedekliyorsanız sunucunuza ekstra yük bindirirsiniz. Bunu kendinize göre belirleyip ona göre bir ayar yapmanız gerekir.
Yedeklemelerle ilgili bir küçük tüyo daha vermek gerekirse, yedekleme eklentinizin sitenizin trafiğinin en az yoğun olduğu saatlerde çalıştığından emin olun. Bu saatler, birçok site için gece vakitleridir. Bu ayarı da kendinize göre yapmanız gerekir.
Arama motorları tarafından taranmaya gelince, aşırı bir şekilde bu botlar tarafından ziyaret edilmek istemiyorsanız (az ziyaret de çok ziyaret de kötüdür, dengenin iyi kurulması gerekir) Google Search Console’dan tarama raporlarını incelemeniz gerekir. Hatalarla sonuçlanan taramalar, sitenizin gereğinden fazla taranmasına sebep olabilir; varsa bu hataları gidermelisiniz.
Ana Sayfa ve Diğer Sayfaların Blog Gönderilerinde Özet Kullanın
WordPress, varsayılan ayar olarak gönderilerinizin tamamını ana sayfada görüntüler. Yani gönderiyi okumak için gönderi sayfasına gitmenize gerek kalmaz, ana sayfadan tamamını okuyabilirsiniz. Bu, ilk bakışta pratik gibi görünse de karışık bir ana sayfaya ve beraberinde bazı sorunlara sebep olur.
Sadece ana sayfa için değil, kategori, etiket ve arşiv sayfaları için de aynı ayar geçerlidir. Bu ayarın, sayfaların yavaş yüklenmesinin haricinde diğer bir kötü yanı da, ziyaretçinin ana sayfadan makalenin tamamını okuyabildiği için makale sayfasına gitmeye gerek duymamasıdır. Bu da sitenizde daha az zaman geçirmesine sebep olabilir.
Bu ayar varsayılan olarak gelse de kolay bir şekilde değiştirilebiliyor. ‘’ Ayarlar >> Okuma ‘’ yolunu izleyin ve ‘’ Akıştaki her bir yazı için dahil edin ‘’ kısmını ‘’ Özet ‘’ olarak işaretleyin. İşte bu kadar. Artık ziyaretçileriniz, makalelerinizin bir özeti ve ‘’ devamını oku ‘’ tarzı bir butonla karşılanacak.
Yorumları Sayfalara Bölme
Paylaştığınız içeriklere çok sayıda yorum mu alıyorsunuz ? Cevabınız evet ise, bu haber sevindirici olmakla birlikte beraberinde bir sorunu da getirir. Sayfanız çok sayıda yorumu yüklerken yavaş açılabilir.
Neyse ki WordPress bunun için bir ayar koymuş. ‘’ Ayarlar >> Tartışma ‘’ yolunu izleyin. Geldiğiniz sayfada ‘’ Diğer yorum ayarları ‘’ sekmesinin altında ilgili ayarı göreceksiniz. Üstteki resimden faydalanabilirsiniz.
Bir İçerik Dağıtım Ağı (CDN) Kullanın
Hatırlarsanız yukarıda, farklı konumlardan sitenize giren ziyaretçilerin, farklı yüklenme süreleri ile karşılaşabileceğinden bahsetmiştik. Bunun nedeni, sitenizin barındığı sunucuların bulunduğu konumun site hızını etkilemesidir.
Not: Çok yoğun bir trafiğiniz yok ise ve sitenizi ziyaret edenler dünya genelinden değilse CDN hizmeti almanıza, kullanmanıza gerek yok.
Örneğin, sitenizin sunucularının Türkiye’de olduğunu varsayalım. Sunucunuz Türkiye’de olduğu için, Türkiye’den sitenize giriş yapan biriyle aranızdaki veri aktarımı daha hızlı gerçekleşir. Bunun sonucu olarak, Türkiye’deki kişi diğer ülkelere göre daha hızlı açılma hızına sahip olur.
Bir içerik dağıtım ağı (CDN) kullanmak, tüm ziyaretçileriniz için yüklenme sürelerini azaltmaya yardımcı olabilir.
CDN, dünyanın çeşitli yerlerinde bulunan sunuculardan oluşan bir ağdır. Bu ağ, sitenizdeki ‘statik’ dosyaları depolar. Bu statik dosyalar, makalenin başlarında değindiğimiz ‘dinamik’ WordPress dosyalarından farklıdır. Statik dosya derken, ‘’ Resim, CSS, Javascript gibi ‘’ değişmeyen dosyalardan bahsediyoruz.
CDN; sizin ‘statik’ dosyalarınızı depoladıktan sonra, bu statik dosyaları sitenizi ziyaret eden kişiye en yakın sunucudan sunar. Yani Amerika’dan sitenize giren biri Türkiye sunucusundan değil, CDN’in sağladığı daha yakın bir sunucu aracılığıyla sitenizi yükleyecektir.
Ses/Video Dosyalarını Doğrudan WordPress’e Yüklemeyin
WordPress sitenize doğrudan ses ve video yükleme imkanına sahipsiniz. WordPress eğer yüklerseniz bu medyaları HTML5 oynatıcısında oynatacaktır ama kesinlikle direkt olarak bu dosyaları sitenize yüklememelisiniz.
En başta, sitenize medya dosyaları yüklemek (ses,video) bant genişliğine sebep olur. Hosting şirketiniz tarafından aşım ücreti alınabilir ve planınız ‘sınırsız’ bant genişliği içerse bile hesabınız kapatılabilir.
Bununla beraber, sitenizde büyük medya dosyaları barındırmak yedekleme yükünü de artırır ve WordPress’i yedekten yüklemenizi zorlaştırır.
Peki size çözüm olarak ne öneriyoruz ? Youtube, Vimeo, Dailymotion, Soundcloud gibi şirketler, sizin altından kalkamayacağınız bant genişliklerinin altından kalkabilir. Bu nedenle, medyanızı bu sitelere yükleyip kendi sitenizde onlar aracılığıyla yer vermeniz gerekir. Kısacası gömülü içeriklerden bahsediyoruz.
Siteniz için Optimize Edilmiş Bir Tema Kullanın
Temalar, sitenizin ziyaretçilerinize görünen yüzüdür. Ziyaretçinin siteniz hakkında iyi ya da kötü yorum yapmasında da önemli bir pay sahibidirler. O nedenle güzel bir tema kullanmak, sitenizin prestijini arttırır.
Peki her güzel tema size fayda sağlar mı?
Görünüş açısından belki evet ama hız konusunda hayır. İnternette gördüğünüz birçok şaşaalı tema, aslında arka planda çok kötü kodlanmış ve berbat bir hız değerine sahip temalar olabilirler. Temanızı seçerken, albenili olmasının yanı sıra, sade ve kod yükünün az olmasına da dikkat etmelisiniz. Temalar site açılma hızında oldukça etkilidir.
Temaların optimize edilmesi hızın yanında site güvenliğine de katkıda bulunur. Bu bağlamda optimize edilmiş temanın önemini daha rahat anlıyoruz.
Hızlı ve Optimize Edilmiş WordPress Eklentileri Kullanın
Temalar gibi, eklentiler de site açılma hızınızı etkiler. Kötü kodlanmış WordPress eklentileri, sitenizin ihtiyacı olsun ya da olmasın sitenize çok fazla yük bindirir. Bu da hızı yavaşlatarak site yüklenme süresini artırır.
Sizin için, temel kategorilerde bazı eklenti seçimlerinde bulunduk. Bu seçimleri göz önünde bulundurarak, siz de diğer kategoriler için doğru eklentiyi nasıl seçeceğinizi çözebilirsiniz.
- WPForms: Wordpress için en hızlı ve yeni başlayanlar için en uygun iletişim formu eklentisi.
- Soliloquy: Sitenize slider eklemek istiyorsanız, Solioquy performans ve işlevsellik açısından en iyi WordPress slider eklentilerinden biridir.
- Envira Gallery: Siteniz için kullanabileceğiniz en hızlı ve kullanıcı dostu galeri eklentilerinden biridir. Galeri eklentileri doğrudan resimleri etkilediği için, performansta önemli bir yer tutar. O nedenle en performanslı galeri eklentisinin seçilmesi önemlidir.
- Shared Counts: Wordpress için kullanabileceğiniz en pratik sosyal medya paylaşım eklentilerinden biridir.
Bizim tavsiyelerimiz dışında, kendi analizinizi yaparak kendi listenizi oluşturabilirsiniz. Herhangi bir eklentinin hıza etkisini öğrenmek için, eklentiyi yüklemeden önce ve yükledikten sonra hız testlerini çalıştırıp sonuçları karşılaştırabilirsiniz.
Gelişmiş WordPress Site Hızlandırma Tavsiyeleri (Teknik Bilgi Gerektirebilir)
Bu noktaya kadar yazdığımız yaklaşık 2500 kelimelik yazı, sitenizde gözle görülürün de ötesinde performans artışı yaşamanız için oldukça yeterlidir.
Ancak mümkün olan en yüksek hızı elde etmek istiyorsak, yapacak birkaç işimiz daha var. Bundan sonraki tavsiyeler biraz teknik bilgi isteyebilir. Bazı tavsiyelerde,site dosyalarınızı değiştirmeniz gerekebilir. Buna ek olarak PHP hakkında temel bilgilere sahip olmak da işinizi kolaylaştıracaktır.
Size her ihtimale karşı sitenizi yedeklemenizi tavsiye ederiz.
WordPress Veritabanını Optimize Etme
WordPress’i belli bir sürenin üstünde kullandıktan sonra, ister istemez veritabanında bir sürü gereksiz bilgi birikecektir. Veritabanınızın boş bilgilerle şişip sitenize yük olmasını istemezsiniz; o nedenle veritabanındaki gereksiz yükten kurtulmak en iyisidir.
Veritabanı optimizasyonu için, WP-Sweep eklentisini kullanabilirsiniz. Silinen gönderilerin artıkları, düzenlemeler, kullanılmayan etiketler gibi birçok şeyi kaldırarak veritabanınızı rahatlatır. Buna ek olarak, veritabanı yapısını tek tıkla optimize eder. Sizin html kodlarıyla uğraşmanıza gerek kalmaz.
Yazı Sürümlerini Sınırlandırma
WordPress panelinden bir yazı yazarken düzenleme yaptığınızda, WordPress bunu kaydeder ama eski sürümü de saklar. Birkaç düzenleme için saklanan sürümler sıkıntı yaratmayabilir ama gelin, her yazı için 15-20 sürüm ve sitenizde 100 civarı yazı olduğunu düşünelim; az bir yük değil!
Neyse ki WordPress’in her yazı için saklayabileceği sürüm sayısını sınırlandırabiliyorsunuz. Bunun için aşağıdaki kodu wp-config.php dosyanıza eklemeniz yeterlidir.
define( ‘WP_POST_REVISIONS’, 4 );
Örneğin bu kod, WordPress’in her sayfa ya da yazı için sadece son 4 sürümü saklamasını sağlayacaktır. Bunu kendinize göre ayarlayabilirsiniz ama 3-4 gibi sayılar idealdir.
Sunucunuz Üzerinden Veri Sunulmasını Sınırlayın
Eğer WordPress üzerinde kaliteli içerik üretiyorsanız gerçek şu ki: Bir gün er ya da geç o içerik çalınacaktır. İçerik çalınmasının, ana zararından farklı olarak bir başka zararı daha var.
Bazı kişiler, içeriğinizi çalarken, içerikteki resimleri de sizin URL’nizi kullanarak yayınlarlar. Yani sizin bant genişliğinizi çalarlar ama üzücü olan ise siz bundan hiçbir trafik vs. kazanmazsınız.
Bu durumu engellemek için aşağıdaki kodu .htaccess dosyanıza yüklemeniz yeterlidir.
#disable hotlinking of images with forbidden or custom image option
RewriteEngine on
RewriteCond %{HTTP_REFERER} !^$
RewriteCond %{HTTP_REFERER} !^http(s)?://(www\.)?siteadresiniz.com [NC]
RewriteCond %{HTTP_REFERER} !^http(s)?://(www\.)?google.com [NC]
RewriteRule \.(jpg|jpeg|png|gif)$ – [NC,F,L]
Not: siteadresiniz.com kısmını kendi site adresinizle değiştirmeyi unutmayın.
Lazy Load Kullanın
Eğer sitenizdeki içeriklerde veya sayfalarda, çok sayıda ’’ resim, video, galeri vb. ‘’ kullanıyorsanız Lazy Load sizin işinize yarayabilir.
Lazy Load’ın temel mantığı şudur: Normalde ziyaretçi sitenize giriş yaptığında sitenizin tamamı yüklenir. Lazy Load destekli sitelerde ise, ziyaretçinin sadece ekranda gördüğü bölüm yüklenir. Diğer bölümler ziyaretçi sayfayı aşağıya kaydırdıkça yüklenir.
Bir anda tüm sayfa birden yüklenmediği için de açılış hızı ciddi oranda etkilenir. Etkilenme oranı sizin sayfada kullandığınız medya sayısına bağlı olarak değişkenlik gösterebilir.
Lazy Load için birçok eklenti bulunmaktadır. Lazy Load desteği için, bu eklentilerden biri olan Lazy Load by WP Rocket eklentisini kullanabilirsiniz.
DNS Seviyesi Güvenlik Duvarı Kullanın
Bir WordPress güvenlik duvarı eklentisi; sitenizi saldırılara karşı korur, kötü amaçlı yazılımları engeller, bilgisayar korsancılarına fırsat vermez ve güvenlik seviyesini arttırır.
Bu güvenlik duvarı eklentilerinin çalışma prensipleri birbirinden farklıdır. Bazıları site sunucunuzda çalışır; bu durum da,hackerların engellenmeden önce site sunucunuza erişebileceği anlamına gelir. Elbette güvenlik için yine etkilidir, ama performans için aynı şeyi söyleyemeyiz.
Burada size tavsiye edeceğimiz şey, Sucuri veya Cloudflare gibi DNS seviyesi bir güvenlik duvarı kullanmanız. Bu güvenlik duvarları, tehlikeli istekleri sitenize ulaşmadan önce engelleyecek ve sizi aşırı yükten kurtaracaktır.
En Güncel PHP Sürümünü Kullanın
Wordpress, PHP programlama dilinde yazılmıştır. Bir sunucu dili olan PHP dili, sizin sunucunuzda barınır ve orada çalışır.
PHP sürümleri zaman zaman güncelleme alır ve neredeyse bütün kaliteli hosting firmaları, WordPress’i en güncel PHP sürümünde çalıştırır. Elbette bazı firmaların eski PHP sürümü ile devam etmeleri de muhtemel.
Version Info adlı eklentiyi yükleyerek sürüm bilgilerinizi edinebilir ve güncel olup olmadığınızı kontrol edebilirsiniz. Eğer güncel değilseniz, hosting firmanıza danışmanızı tavsiye ederiz.
WordPress kapsamlı hız ve performans arttırma rehberimizin sonuna geliyoruz, dileriz hızınızda ciddi artışlar yaşar ve sitenizden aldığınız verimi arttırırsınız.